Welcome to IRCForumLarı®

Join us now to get access to all our features. Once registered and logged in, you will be able to create topics, post replies to existing threads, give reputation to your fellow members, get your own private messenger, and so, so much more. It's also quick and totally free, so what are you waiting for?
📌 Bilgilendirme: IRCForumlari.Web.Tr Online Skype destek hattı aktif edilmiştir. Online Skype destek adresi; sales@ircforumlari.web.tr

Konu Bilgileri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Anne & Çocuk kategorisinde KraLice tarafından oluşturulan İkinci dil çocuklukta öğrenilmeli! başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 58 kez görüntülenmiş, 0 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Anne & Çocuk
Konu Başlığı İkinci dil çocuklukta öğrenilmeli!
Konuyu Başlatan KraLice
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan KraLice

KraLice

IRCops
21 Eki 2023
299
28
28
Bilince ne olucak...
Çocuklarına dil öğretmek için çırpınan, özel okullara göndermek için kendinden fedakarlık eden aileler bu yazıyı mutlaka okumalı. Prof. Dr. Oğuz Tanrıdağ’a göre her çocuk dil için hazır bir beyin mekanizmasıyla doğuyor…
“İnsanlar doğuştan dil için hazır bir beyin mekanizmasıyla doğar. Bu mekanizma daha bebek anne karnındayken 3-6 aylıkken ortaya çıkmaya başlar. Doğumdan sonra çocuğun konuşmasına kadar geçen süre konuşma mekanizmasını harekete geçirmek için gereken bellek gelişimidir. Eğer başka bir nedenle bellek yeteri kadar dış dünyaya ait materyal toplayamazsa çocuk konuşmayı öğrenemez.

Erken konuşan çocuk zeki

Çocuğun erken dönemde ya da beklendiğinden daha erken konuşması belleğinin güçlü olduğunu gösterir. Dolayısıyla konuşma zekâyla ilintilidir. Çocukların birden fazla dil öğrenmelerinin etkileri tartışmalıdır. Zekâ ve bellek kapasiteleri yüksek olan çocuklarda bu daha çabuk ve problemsiz olduğu halde çok dilliliğin bazı çocuklarda kekemeliğe yol açabildiği düşünülür.
Birden çok dil bilmenin beyin üzerindeki etkisine ilişkin de bilgi veren Tanrıdağ, farklı dillerin beyinde farklı alanlarla ilintili olmadığını da anlatıyor. Bu güne kadar bu konuda yapılan araştırmaların öğrenilen farklı dillerin beyinde aynı dil şebekesi tarafından temsil edildiğini gösterdiğini vurgulayan Tanrıdağ, öğrenilen her yeni dil için farklı beyin alanı değil benzeri alan kullanıldığını belirtiyor.
“Öğrenilen her yeni dil için farklı bir beyin alanı değil benzeri bir alan kullanılıyor. Farklı dillerin aynı beyin alanları içinde temsil edilmesi farklı zamanlarda arşivlenen dosyaların aynı kütüphanede saklanmasına benzetiliyor. İnsan belleğinin özelliğinden dolayı önce öğrenilen dil her zaman daha fazla hatırlanan dil oluyor. Bu dilin kullanılmaya devam edilmesi dil belleğini daha da sağlamlaştırıyor. Bu yüzden çocuğun erken yaşlarda dil öğrenmesi önemli.
Bu konuda yaşanan gelişmeler Pitres Kanunları olarak biliniyor. Buna göre bir insanda çoklu dil bozukluğu oluştuğunda; düzelme önce ana dilden ve çok kullanılan dilden başlıyor. Eğer ana dil aynı zamanda çok kullanılan dilse bu düzelme daha da belirgin. Bunun dışında, eğer bilinen diller aynı dil ailesine mensuplarsa örneğin bu diller Fransızca, İspanyolca ve İtalyanca ise bunların düzelmeleri birbirine yakın oluyor…
 

Bu konuyu kimler açtı?

Üst Alt